Pazarlama stratejilerini yeni neslin beklentilerine göre kurgulamak neden önemli?

Müşterilerinizle ve potansiyel müşterilerinizle ilişki kurmaya çalışmak neredeyse yeni bir dil öğrenmek gibidir. Ayrıca bu sadece bir gecede gerçekleşecek bir şey de değil. Müşterilerinizle akıcı bir şekilde pazarlama dilinde konuşmak zaman ve pratik gerektiren bir durumdur ve ulaşmaya çalıştığınız tüketici ve müşteri grupları belirli özelliklerinden dolayı farklı bir perspektife, farklı bir lehçeye sahiptir. En önemli farklılıklar da jenerasyonların kendi karakteristik özellikleri ve alışkanlıklarından doğmaktadır.
Şirketlerin yapacağı aksiyonları bu bağlamda değerlendirmeleri ve buna göre şekil almaları bu şirketlerin geleceğini önemli ve yadsınamaz bir şekilde değiştirecektir. Birçok alanda bu jenerasyon farklılıklarından doğan değişimlerin ve alışkanlıkların sektöre yaptığı etki incelenebilir. Biz bu yazımızda nesilsel özelliklerin e-ticaret ve dijital pazarlama özelindeki etkilerinden bahsedeceğiz.
Jenerasyon kavramı
Tüm bunlara başlamadan önce öncelikli olarak jenerasyon kavramını tanımlamamız gerekiyor. Jenerasyon bir diğer tanımıyla nesil, belirli bir dönemde doğan insanların oluşturduğu gruba verilen isimdir diyebiliriz. Yeni jenerasyonların eskilerin yerini almasıyla beraber dünyada bir çok değişim gerçekleşecek. Yeni nesillerin alışkanlıklarıyla birçok sektörün ve birçok firmanın vizyonlarında belirgin değişikler yapmaya gidecek olması yadsınamaz bir gerçektir. Biz sadece 3 temel jenerasyon üzerinden gideceğimiz için sadece bu jenerasyonları tanımlamak şu aşamada yetecektir.
X Jenerasyonu: 1965-1979 arası doğanlara X Kuşağını oluşturmaktadırlar. Teknolojiye adapte olmakta ciddi sorunlar yaşamış, değişimi kabul etmekte zorlanan, kurallara uyumlu, belirli bir disiplin çerçevesi içerisinde yetişmiş, sabırlı ve otoriteye saygılı kuşak X kuşağı olarak adlandırılmaktadır. (Şu anki yaşları: 39-53)
Y Jenerasyonu: Bu kuşağın başlangıç ve bitiş tarihleri farklı kaynaklarda farklı yansıtıldığı için bir kesinliği yoktur. Ancak nüfus bilimciler ve araştırmacılar genellikle 1980’lerin başlarından 1990’ların ortalarına veya 2000’lerin başlarına kadar doğanları bu kuşağa dahil eder. Yani genel görüş olarak biz burada 1980 ve 2000 yılları arasında doğanları Y jenerasyonu olarak adlandıracağız. Bu jenerasyon en önemli özelliklerinden biri internete olan bağlılıklarıdır denebilir ve internete adapte olma konusunda hiçbir sıkıntı yaşamamışlardır. (Şu anki yaşları: 18-38)
Z Jenerasyonu: Z kuşağı kimi uzmanlara göre milenyum kuşağı veya internet kuşağı olarak adlandırılmaktadır. 2000 yılı ve sonrası doğanlara Z Kuşağı denir. Özellikle internet aracığıyla sosyalleşmeyi tercih bir kuşaktır. Çabuk tüketen bir nesildir. (Şu anki yaşları: 0-18)
X,Y ve Z jenerasyonlarının günümüzdeki sayısal durumu ?
Türkiye toplam nüfusunun yaş gruplarına göre dağılımına bakacak olursak elimizdeki en net veriler 2016 yılında TÜİK’in ürettiği veriler. 2016 yılı itibariyle 15.139.075 X jenerasyonuna ait kişi ki bu toplam nüfusun %18,97’sine tekabül ediyor. Bu rakamlar Y jenerasyonu için 25.416.508 kişi yani toplam nüfusun %31,86’i ve Z jenerasyonu için ise 25.549.101 kişi yani toplam nüfusun %32,01’i. Rakamlar incelendiğinde şuanda Türkiye’de X ve Y jenerasyonuna ait toplam kişi sayısı 40.555.583 kişi olduğu ortaya çıkıyor. Bu kişilerin çoğunluğu birçok sektörde aktif olarak çalışmakta ve özellikle X jenerasyonu ve bir miktar Y jenerasyonu çalıştığı firmalarda kayda değer ve karar verici pozisyonlarda çalışmaktalar. Ticaret ile uğraşan firmaların satınalma ya da satış bölümlerinde çalışan kişilerin çoğu bu 2 jenerasyonun birleşiminden oluşmakta. Özellikle Y jenerasyonu, X jenerasyonun yerini almaya başlamış bulunmakta. Ayrıca Z jenerasyonunun en büyük üyelerinin 18 yaşında olduğunu düşünürsek bundan 4 ya da 5 sene sonra aktif olarak bu sektörlerde çalışmaya başlayacak. Çıkarılması gereken sonuç şu ki firmaların X,Y ve Z jenerasyonlarının(Özellikle Y ve Z) üyelerine göre konum almaları, stratejilerini bu 3 jenerasyona göre belirlemeleri çok da yanlış olmayacaktır.
Jenerasyonların alış-veriş ve pazarlama alışkanlıkları
X jenerasyonundan başlayacak olursak, bu jenerasyona yönelik yapılan pazarlama yaklaşımlarındaki en önemli engellerden biri, diğer 2 jenerasyona göre daha muhafazakar alışveriş yapma eğiliminde olmaları. Pazarlama planları konusunda daha şüpheci davranıyorlar. Bu jenerasyon birçok tarihi olaya tanıklık etmelerine rağmen online alışverişe tam olarak karşı değiller. Yine de pazarlama ve alışveriş konusunda telefonla konuşmayı diğer jenerasyona oranla daha çok tercih edebiliyorlar. Her şeye rağmen bu neslin en çok kullandığı pazarlama yöntemi e-mailler olarak gözükmekte. Verilere göre bu neslin e-maillerini her gün kontrol ettiğini söyleyebiliriz.
Y jenerasyonu ise, X jenerasyonu gibi klasik alışveriş yapma eğilimler var. Fakat en önemli ayrıldıkları konu şu, klasik alışveriş sırasında dahi web araçlarını(bilgisayar, telefon, tablet vs) aktif olarak kullanıyorlar. Alışveriş alışkanlıklarını en önemli belirleyen etkenlerden biri de sosyal medya. Sosyal medyadan etkileşim yoluyla daha fazla alışveriş yapıyorlar. Satınalma konusunda sosyal medya ve internetin bu nesil özelinde çok önemli olduğunu söyleyebiliriz.
Z jenerasyonundan bahsetmek için ise biraz erken. Fakat bu nesilin birkaç sene içinde çalışan konumuna geçeceği düşünülürse bu jenerasyonun alışkanlıklarını da göz ardı etmemek lazım. Bu nesil internetten önceki dönemi hiç bilmediği için hayatlarının temelinde internet bulunmakta. Mümkün olan tüm satınalma durumlarından etkin olarak internet kullanılıyor. Ayrıca ürünlerin fiyatlarını, yorumlarını, değerlendirmelerini birçok farklı siteden yararlanarak karşılaştırmada bulunuyorlar.
Jenerasyonların e-ticaret ve dijital pazarlamadaki rolü ?
Yukarıda da bahsettiğimiz gibi 3 jenerasyon özelinde de internet kullanımı X neslinden Z nesline gidildikçe çok büyük artış göstermekte. Bu artışa rağmen X jenerasyonunun internete çok uzak olmadığı söylemek yanlış olmayacaktır. Bu nesil de diğer nesiller kadar olmasa da internette zaman geçiriyor ve alışkanlıklarını buna göre belirliyorlar. Bu durumda bu 3 nesilin e-ticarete sıcak bakmama gibi durumu yok gibi gözüküyor. Z jenerasyonunun büyümesi ve aktif olarak belli mevkilerde çalışması sonucunda gelecekte e-ticaret kullanımının artacağını öngörmek lazım. Ticaret alışkanlıklarını bu ölçüde değerlendirmek firmalar için çok kritik olacaktır.
Dijital pazarlama alanında ise bu jenerasyonlara ulaşmak için kullanılan yöntemler biraz değişiklik gösterebiliyor. Yukarıda da bahsettiğimiz gibi X jenerasyonunun e-maillerini aktif olarak kullanmaları, her gün maillerini kontrol etmeleri bu nesile ulaşmada mailling kullanımının önemini gösteriyor. Mailling kullanımı diğer nesiller için de önemli. Fakat diğer nesillerde bazı değişkenler bulunuyor. Bu nesil için telemarketing konusunun da önemli olduğuna dikkat çekmemiz gerek. Y jenerasyonuna bakacak olursak, belirttiğimiz gibi bu nesil sosyal medyayı etkin bir şekilde kullanıyor. Bu nesile ulaşmada sosyal medyanın kullanımı çok kritik. Bu kadar yüksek sosyal medya kullanımı olması bizi şu duruma itiyor, sosyal medya platformları aktif bir şekilde dijital pazarlamada kullanılmalı ve en önemli nokta ise kaliteli içerikler üretilmeli. Üretilen kaliteli içerikler bu nesili yakalamada çok önemli ve sizi ön plana çıkarabilecek çok önemli bir kriter. Ayrıca bu nesil için önemli olan konudan biri de müşteri hizmetleri. Firmaların müşteri hizmetlerini mükemmelleştirmeye çalışmaları yapılacak çok önemli aksiyonlardan biri. Z jenerasyonu özelinde bahsedecek olursak, onlar tamamen bir teknoloji nesli. Teknolojisiz, internetsiz bir dönemde hiç yaşamadılar ve alışkanlıkları tamamen bu yönde ilerliyor. Mobil ve sosyal medya hayatlarının tam ortasında bulunmakta. Dijital pazarlama aksiyonları da bu yönde olması kaçınılmaz olacaktır. Sosyal medya aktif olarak kullanılması ve mobil uygulamalar onlara ulaşma da çok önemli iki kriter.
Sonuç
Bahsettiğimiz 3 nesil için de görüldüğü gibi internet kullanım oranı gerçekten çok yüksek seviyelerde. Artık firmaların pazarlama planlarını bu yönde yapmaları, kendilerini internet ortamını taşımak hayati önem taşıyor. Şu çok rahatça söylenebilir, internette görünür olmayan, planlarını internet kullanımı üzerine yapmayan firmaların gelecekte kendilerini nelerin beklediğini öngörmek çok da zor değil. Eski yöntemleri kullanmaya diretmek ne kadar doğru büyük tartışma konusu. E-ticaretin ve dijital pazarlamanın bu nesillerin isteklerini karşılamadaki önemini anlamak gerçekten çok önemli.